22 Kasım 2008 Cumartesi

Teşekkürler...










Beynimdeki kanlı ağaçtan damlalar halinde akan parçaları paylaşmaya çalıştığım belkide pek başarılı olamadığım bu siyah sayfadan sadece yolu geçen, ilgilenen, beğenen ve takip eden herkese gerçekten teşekkür ediyorum.Yazılan programdan kaynaklı sınırlı karakterde yazılması zorunlu olan notlarınız bile beni çok mutlu etmekte.Tüm insanların yazlızlıklarını bölüştükleri kirli hayatta burdanda yanlızlığımı bölüştüğüm herkese çok ama çok teşekkürler...Saygılarımla...

Ucube

19 Kasım 2008 Çarşamba

...


Hem çok büyük bir hüzün kapladı fotoğrafı gördüğümde, bir yandanda anlamsız bir gülümseme kapladı yüzümü. Çok ama çok güzel bir fotoğraf.Paylaşmak istedim...

18 Kasım 2008 Salı

Sadece susarak özlüyorum...







Sözcüklerim varmıyor uzaklarına
Birer birer düşüyor bütün öpmelerim
Ağır yenilgiler alarak
Adresinde yokluğunu kıyamet bilerek
Sadece susarak özlüyorum seni
Hiç tanımadan, ne garip
Sadece susarak özlüyorum seni
Hiç tanımadan, ne garip
Sense uzak, çok uzakta
Bir deniz gibisin resimlerde
Dokunsan Dersim olur, göçerim mecburen
Duydum çok sonradan, adın önemli değil
Acın aynı tadı veriyor
Adresinde yokluğunu kıyamet bilerek
Sadece susarak özlüyorum seni
Hiç tanımadan, ne garip
İşte buna bıçak çekiyorum
Şimdi adı yok, hiç bir sevgilinin
Zaman zaman değil şimdi
Yalnız benmiyim bu ahir zamanda
Derviş mekanına aşk ile cağıran
Bu ahir zamanda

Ahmet Aslan

9 Kasım 2008 Pazar

İki avans Beşte biter...

All Hope is gone...kalmadı...bitti, gitti...






''Şimdiki heyecanım ise Slipknot un ''All Hope Is Gone'' isimli albümleri.Henüz yok Türkiye de yada ben bulamadım.Ama bulduğum an süper olucak.Onuda burdan biraz anlatırım sanırım.''

Diyerek sonlandırdığım yazıda Metallica nın Death Magnetic albümünden bahsetmiştim.Ve sonunda Slipknot un son albümü ''All Hope Is Gone'' albümünüde sonunda hiçte ummadığım bir yerde buldum.Bir çok yere sordum metal müzik satan yerler, irenç hiçbişeyin bulunmadığı büyük müzik marketler ama normal olarak buralarda yok, metal satan yerlerde de tükenmişti.Neyseki üzerinden çok zaman geçmeden buldum ve ağlamaklı gözlerle cdyi elime aldım, sonra satın aldım.Eve geldim ve gece bir yarısı şarkıların ilk izlenimlerine baktım bangır bangır.Sonra sosyal toplum ayıp falan gibi dayatmalar yüzünden sabah dinlemek zorunluluğu ile yatıp zıbardım.Ayırca şöyle bir ayrıntıda var albüm çıkalı nerdeyse iki ay oldu ve ben Türkiye ye gelmeden hiçbir şarkısını mp3 olarak indirip dinlemedim.Çok büyük haksızlık olurdu böyle yaparsam diye düşüyorum.

Neyse ki sayılı gün çabuk geçti herzamanki gibi.Ve albüm elimde dinledim ve ilk aklıma gelen ''Slipknot işte'' oldu.Adamlar yine yapmışlar yapacaklarını.Şarkılarında yerinde durmak bir kenara dursun.Zıplamak kafa sallamak için kendinizi zapdetmeniz gerekmekte.Şarkılar hakkında kişisel fikrim hiçbişey söylenemez mükemmeller.Bir dergide albüm tanıtım yazısında ''KÖYLÜ METALİN EFENDİSİDİR'' diye bir laf vardı.Bunlar sahiden bunu lafı haketmişler bu albümdede.Albümün prodüksiyonu biraz zayıf.Çünkü fotoğraflar dışında pekde ilgi çekici durum mevcut değil.Ancak fotoğraflar inanılmaz derece profesyonel ve etkiliyici.Hele yukarda resimde koyduğum koca kafalı bir arkadaşımız varki resimlerde akıllara ziyan ediyor.Tecavüz ediyor ve hatta kanırtıyor.Korku öğesi her Slipknot albümü gibi bundada ağır basmış.Ama gerçek bir umutsuzluk durumu hakimiyetini sürdürüyor.Fotoğraflar albümün adını tam olarak desteklemekte.Olduça başarılı renk şeçimleri ve mekanlar resimlerin inanılmaz bir atmosfer sunmasını etkin kılmış.

Sonuç olarak Slipknot seven herkes bu albümlerinede bayılacaklar.Fotoğraflar, şarkıların sözleri, müzikler tam bir Slipknot albümü.Harika, başarılı, on numara diyorum.son lafım...

Çocukluğun tadı bir başka...










4 Kasım 2008 Salı

Revolution...





Çünkü isyan bayrağıdır böğrüme saplanan sancı
Çünkü harcımı öfkeyle, imanla karıyorum
Ve kederin
Ve solgun yüzlü işçilerin üzerine
Dağ başlarının hırçınlığı savruluyor benden
Çünkü beni ateşiyle dimdik tutan kin
Çünkü benim gözbebeklerimde tutuşan şafak
Miting afişleri cesur pankartlar
Ve binlerce militan
Derin denizlerin aydınlığı
Zorlu sabahlar
Gökyüzü ve lale
Sıkılmış bir yumruk gibi giriyoruz hayata
Çünkü ben sevdigim kızı
Yaşamak gibi halkım gibi sevdiğim kızı ki şiirini yazamayan
Ve türküsünü söyleyemeyen halkım gibi
Binlerce ve binlerce kurşunlanan halkım gibi
Zincire vurulan
Şavaşlara yollanan
Vergilere bağlanan halkım gibi
Felç olmuş yalnızlıklara bırakarak
Büyük acıların ve göz yaşlarının içine bırakarak
Şiirlerimin bir bıçak gibi ışıldadığı
Devrim türkülerini
Ve baş kaldırmayı öğreten dudaklarını
Bir kere olsun öpmeden
Bir kere olsun tutamadan kaygısızca
Serin bir yaz gecesi gibi ürperen ellerini
Hatta boynunu ve ayak bileklerini
Bilemeden , Bilemeden, Bilemeden
Vurdum yüreğimi şanlı kavgaya
Barışın ve özgürlügün dağlarına yürüyorum işte
Yiğitsen uslandır beni
Ey yasakların, kahpeliğin
Ve soygunların koruyucusu
Türkü çağıran kızlarımı sustur
Ve kahraman oğullarımı mezar kaza kaza kederli, kızgın
Tohum serpe serpe hünerli
Ve sömürüle sömürüle bomboş
Ve açlığın ve zulmün izlerini
Derin uçurumlarında taşıyan ellerimi
Naçaklara ve tırpanlara sarılan ellerimi
Mavzerlere sarılan ellerimi
Zincirlere vur gücün yeterse
Ama adına yaşamak dersen
Rezilce!...
Çatlayan tomurcuğun
Doğan çocugunü çığlığını duymadan
Gül benizli sevgilinin
Titreyen gögüslerini öpmeden doyasıya
Korka korka, yana yana
Hergün biraz daha derinden
Hergün biraz daha kapkara duyarak ölümü
Aç ve arkasız
Köpekleşerek yaşamak dersen
Bu yürek
Çat diye çatlasın lan!...

Karnavaldan...






Sen beni ozaman gör...




Hele bir ışıklar sönsün
Hele bir kapansın kapılar
Sular durulsun
Bıçak atacağım daha 12'den.
Kısa devre yapsın kalbim
Ellerim inatla dökülsün cigaraya
Dağlarda ay büyüsün
Sular köpürsün
Sen beni o zaman gör.
Hele küssün meydanlar
Dehşetin oğlu gülsün
Ağır bir köpek karanlığı
Ve tüm mayınlar patlasın
Sen beni o zaman gör.
Kaldırımlara yağmur dökülsün
Dağılsın dişlerimde gülüşler
Kaybettiklerim bir dönsün
Sen beni o zaman gör.
Yalnızlık ne demek
Kül olsun uykular
Kuşlar silinsin gözlerimden
Sen beni o zaman gör.
Saçlarımda kırılsın kar
Baştan çizilsin uçurumlar
Kırılsın camlar
Sen beni o zaman gör

Cumartesi...


Bakışların gittiğin yerden uzak.
Yoksa gelirdim.
''Sensiz anlamsızlığımı anladım,dön'' vesaire demek için.
Bugün burda cumartesi
Ben senin şaçlarını, şuçlar bakışlarını, geveze susuşlarını bile özledim.
Ayrılık bu söyle sende farklımı zaman?
Aynı soğuk, aynı hazan...
Bugün ordada cumartesimi?
Sende beni benim kadar özledin mi?
Aynalardan kaçarken özlenmeyi beklemek
Ne kadar acı ne kadar komik ve bana ait değilmiş

Durağan ve olağan...




Kambur...